Untitled Document
TÜRKİYE CUMHURİYETİ ULUSAL BASIN MENSUPLARI DEB PARTİSİ GENEL MERKEZİNİ ZİYARET ETTİLER 24.02.2015-14:52
Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Genel Sekreteri Av. Necmettin Hüseyin ile Teşkilat Başkanı Musa Yurt’un öncülüğünde Türkiye Cumhuriyeti’nden ulusal basına mensup gazeteciler Batı Trakya’yı ziyaret ettiler.
Konuk gazeteci heyeti ilk olarak Gümülcine Türk Gençler Birliği’ni ziyaret ederek burada azınlık temsilcileriyle biraraya geldi. Heyet, İskeçe’ye geçerek İskeçe Türk Birliği’ni ziyaret etti. Gazeteciler burada İskeçe Türk Birliği Ramadan Nizam ve dernek yöneticileri, DEB Partisi Genel Başkan Yardımcısı ve İskeçe İl Teşkilatı Sorumlusu Ozan Ahmetoğlu ve Mustafçova Belediye Başkanı Cemil Kabza tarafından karşılandı.

Türkiye’den gelen basın heyeti 22 Subat Pazar günü, partimizin kurucusu rahmetli liderimiz Dr. Sadık Ahmet’in kabrini ziyaret ettiler. Kabre gelişlerinde kendilerini Genel Başkan Mustafa Ali Çavuş, Genel Başkan yardımcıları Ozan Ahmetoğlu ve Hasan Hasan, Yönetim Kurulu Üyeleri Murat Yunus, Ramadan Duban ve İsmail Ahmet, Merkez Yürütme Kurulu Üyeleri Bekir Mustafaoğlu, İbrahim Halil Hasan, Özcan Aliosman, Genel Başkan danışmanı Aydın Ahmet, İskeçe Gençlik Kolları Koordinatörü Mustafa Sargo, AP Milletvekili adayları İbrahim Baltalı ve Sedat Ali karşıladılar.

Genel başkan Mustafa Ali Çavus konukları selamlayarak kısa bir konuşma yaptı. Konuşmasında rahmetli liderimiz Dr. Sadık Ahmet’ten bayrağı devralarak, daha ileriye taşımaya çalıstıklarını belirtti. Dr. Sadık Ahmet’in 1985 yılından başlayarak vefatına kadar Batı Trakya Müslüman Türk Azınlığı için verdiği mücadeleyi anlattı. O verilen çetin mücadele sayesinde bugün Batı Trakya Müslüman Türk Azınlıgı’nın dimdik ayakta olduğunu ifade etti. Daha sonra topluca dua edildi.

Kabir ziyaretinden sonra heyet Dostluk Eşitlik Barış (DEB) Partisi Genel Merkezine geçti. Genel Başkan Mustafa Ali Çavuş, anavatan Türkiye’den gelen basın mensuplarını, kendilerine eşlik eden Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği yöneticilerini ve kendilerini takip eden yerel basın mensuplarını selamlayarak bir konuşma yaptı.

Konuşmasında DEB Partisinin 1991 yılında kurulduğunu, 1993 yılında çıkartılan antidemokratik ülke barajının bağımsızlara da uygulanmasıyla bağımsız milletvekili seçmelerinin önü kesildiğini dile getirdi. Bundan sonra değişik siyasi partilerde siyaset yapıldığını, ancak azınlık olarak hiçbir kazanım elde edemediklerini, hiçbir zaman eşit vatandaş olarak kabul görmediklerini, buna rağmen bugüne kadar yasalar çerçevesinde uysal bir azınlık olarak hak aradıklarını ifade etti. Uysal bir azınlık olarak 1923’ten beri hep kaybeden taraf olduklarını söyledi.

Demokrasinin beşiği olan ülkemiz Yunanistan’ın 30 yılı aşkın AB üyesi olmasına rağmen, azınlık üzerindeki baskılardan vazgeçmediğini, sırf isminde ulusal kimliğimiz olduğu için GTGB, BTTÖB ve İTB gibi tarihi dernekleri kapattığını, AİHM’nin lehimize verdiği kararlarına rağmen bu derneklerin açılmasına müsade etmediğini belirtti. Azınlık eğitiminin çağdaş eğitimden uzak olduğunu, oysa iyi eğitim almış gençlerimizin bu ülkeye hizmet etmekten başka bir gayeleri olmadığını anlattı.

Yıllardır müftülük meselesinin bir çözüme kavuşturulmadığını, 1967 cuntası ile vakıfların idaresinin ellerinden alındığını, vakıfların envanteri konusunda bile bir bilgi verilmediğini dile getirdi.

Eğitimli gençlerimizin kamuda gerektiği kadar yer alamadığını, bu durumda gençlerimizin Avrupa’ya ve anavatana gittiğini, büyük bir beyin göçünün yaşandığını, bunun da azınlığımızı olumsuz etkilediğini, nüfus dengesinin her geçen gün bozulduğunu söyledi. Ayrıca eski Sovyetler Birliği’nden getirilen ve Batı Trakya’ya yerleştirilen göçmenlerlede bunun amaçlandığını anlatti.
Bozulan ekonominin de bölgeden birçok Türk ailenin göç etmesini sagladığını, böylece bölgedeki mozaik yapısının bozulduğunu ifade etti.

Ayrıca 19. Madde madurları ile ilgili bir adım atılmadığını, BTTDD Başkanı Taner Mustafaoğlu’na Yunanistan’a giriş izni verilmediğini, oysa T.C Başbakanı Sayın Ahmet Davutoğlu’nun Atina ziyaretinde bilakis İstanbul Rumlarını Atina’da ziyaret ettiğini, bugüne kadar bir Yunanistan Başbakanı’nın Batı Trakya’lı Türklerin derneklerini ziyaret etmediğini, bunun da kendilerini üzdüğünü belirtti.

1995 yılında kendilerine tanınan ehliyet ve tapu hakkı dışında bir hak verilmediğini, bunların da zaten bir vatandaşlık hakkı olduğunu dillendirdi.

Genel seçimlerde iktidar partisine azınlık olarak üç milletvekili ve güçlü destek verdiklerini , beklentilerinin de o oranda yüksek olduğununun altını çizdi. Türkiye-Yunanistan arasında güçlü bir dostluğu ve işbirliğini istediklerini, bundan hem iki ülkenin hem de antlaşmalarla karşılıklı bırakılmış iki azınlığın kazançlı çıkacağını söyledi.

DEB Partisi’ni 2010 yılında azınlığı bir çatı altında toplamak adına göreve geldiklerini, 25 Mayıs AP seçimlerinde azınlığın yoğun teveccühü ile iki bölgede üstünlük sağladıklarını, azınlığın tekrardan birlik ve beraberlik içinde hareket ediyor olmasından ziyadesiyle mutluluk duyduklarını dile getirdi.

Genel Başkan son olarak umutlarını yitirmediklerini, yeni hükümetin azınlığa bir açılım yapmasını beklediklerini, azınlığın bir tehdit olarak görülmemesini arzuladıklarını, ülkelerine hizmet etmek istediklerini söyledi ve “Yaşasın kalıcı Türk-Yunan dostluğu” diyerek sözlerini tamamladı.




Haberle İlgili Fotoğraflar
Sosyal Ağlar