Toplantıya, DEB Partisi Genel Başkanı Mustafa Ali Çavuş, Genel Başkan Yardımcısı Hasan Hasan, Yönetim Kurulu Üyesi Koray Hasan, Merkez Yürütme Kurulu Üyeleri Arif Hüseyin, Ramadan Molla, Hüseyin Yoluç, Şerif Aliosman, Özcan Aliosman, Mehmet Emin, Genel Başkan Danışmanı Aydın Ahmet, DEB Partisi Halkla İlişkiler Birimi’nden Serkan Halil, Refika Adem, Zerrin Hüseyin, Ayşe Ahmet, Sedat Ali, Kozlukebir Belediye Başkanı İbrahim Şerif, Kozlukebir Belediyesi Meclis Üyeleri, Kozlukebir Belediyesi Başkan adayları Saadettin Şakir Hüseyin, Hasan Kâşif, Rıdvan Ahmet ve çok sayıda Batı Trakya Türkü katıldı.

Genel Başkan Mustafa Ali Çavuş konuşmasına Avrupa Parlamentosu seçimlerine DEB Partisi olarak katıldıklarını müjdeleyerek başladı. AP seçimlerine katılmanın Batı Trakya Türk Azınlığı’nda tekrardan birlik beraberlik yaratacağını söyledi. Bunun ilk örneğini sabık Milletvekili Av. İlhan Ahmet’in adaylıktan çekilerek gösterdiğini belirtti. Bu birlik ve beraberliğin sandığa yansıması durumunda seslerini tüm kulaklarını tıkayanların duyacağını ifade etti.

Genel Başkan partinin yeni yapılandırma sürecinde DEB Partisi’ne İskeçe ve Meriç olmak üzere teşkilatlar kazandırdıklarını, üye sayılarını altı bine çıkardıklarını söyledi. 21. Kuruluş yıldönümünde ABTTF ve BTTDD ile imzaladıkları işbirliği protokolleri sayesinde davaya hizmette daha da güçlendiklerini belirtti. Bugüne kadar büyük siyasi partilerde siyaset yapan azınlığın bir kazanım elde etmediğini söyleyen Genel Başkan, bundan böyle azınlığı bölen, parçalayan ve yöneten zihniyete dur diyeceklerini ifade etti.

Selânik, Dimetoka, Rodos ve İstanköy’deki Müslüman Dernekleri’nin yanısıra GAT Teşkilatları ile ilgilendiklerini belirten Mustafa Ali Çavuş, her bir bölgenin ve teşkilatın ayrı ayrı sorunları olduğunu, bu sorunların çözüme kavuşmaları için de çabaladıklarını anlattı.

Üç yıl içinde üç defa bölgeye ABTTF ve diğer kurumlarla birlikte yabancı heyetler getirdiklerini, yapılan bu ziyaretlerin sonrasında hazırlanan ve dört dilde basılan raporların dünyada insan hakları ve azınlıklarla uğraşan kurumlara ilettiklerini belirtti.

2012 Kasım ayında Avrupa Parlamentosu’nda düzenledikleri konferansın çok ses getirdiğini anlatan Genel Başkan 2013 Mayıs ayında Avrupa Halkları Federal Birliği’ne (FUEN) üye olduklarını, aynı yılın sonunda Avrupa Hür İttifakı’na (EFA) üyelik başvurusunda bulunduklarını, üye olmaları durumunda Avrupa’da, Brüksel’de seslerinin daha çok duyulacağını söyledi. Ayrıca Romanya’daki Macar Azınlığı ile sıkı bağlar kurduklarını, AP’de milletvekilleri olan Macar Azınlık Partisi RMDSZ’nin yöneticilerinden büyük destek gördüklerini ifade etti. Bugüne kadar kimliğimizi dahi tanımayan ülkemiz, azınlığın ne vakıflar, ne müftülük, ne eğitim, ne %3’lük antidemokratik seçim barajı ne de ekonomik sorunlarıyla ilgilendiğini, bunları çözüme kavuşturmak için çaba harcamadığı gibi, inanç özgürlüğümüzü elimizden alan “240 İmam Yasası’nı ” azınlığa zorla dayattığını belirtti. Bunu ne demokrasi, ne insan hakları ne de azınlık hakları ile açıklamanın mümkün olmadığını ifade etti. Böyle bir dayatmayı asla kabullenmeyeceklerini söyledi.
Eğitimini tamamlamış çocuklarımızın hâlâ kamuda görev alamadıklarını, tütüncülüğe son vermek isteyen devletin alternatif ürün konusunda adım atmadığını, çiftçilerin sulama için ihtiyaç duydukları sontaj çalışmalarının yetersiz kaldığını, dağ eteğinde bulunan Türk köylerinin ova köyü olarak prim aldıklarını, bu konuda yapılan tüm itirazlara rağmen herhangi bir çalışma yapılmadığını dile getirdi.

Genel Başkan bir seçim sürecine girildiğini, bugüne kadar halkımızla yakından ilgilenmeyen siyasetçilerin oy talebinde bulunmak üzere köylere geleceğini, boş vaatlerde bulunacağını söyledi. Halktan, köylerine gelen adaylara bugüne kadar söz verdiklerini neden yapmadıklarını özellikle sormalarını istedi. Eyalet Başkan Yardımcılığını dahi bizlere uygun görmeyen zihniyetin, AP seçimlerinde sırf halkımızı bölmek ve partilerine oy taşımak için seçilmeyeceğini bildikleri için listelerine Türk adaylar alacaklarını söyledi.
DEB Partisi olarak AP seçimlerinden alacakları büyük bir destekle, azınlık sorunlarını çok güçlü bir şekilde Brüksel’e taşıyacaklarını belirtti. “Ben Batı Trakya Türkleri’nin oylarıyla kendi davalarına sahip çıkacaklarına gönülden inanıyorum, sizleri sandıkta tek yumruk olmaya davet ediyorum ve beni sabırla dinlediğiniz için teşekkür ediyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.